Kıbrıs

Haspolat’ta bir kişinin öldüğü kundaklama soruşturması… Zanlılara dört gün daha ek tutukluluk

Haspolat’ta 23 Ekim’de bir apartmanın giriş kısmında, merdiven boşluğundaki eşyaların ateşe verilip bir kişinin ölümüne ve bir kişinin de ağır yaralanmasına sebep olmakla suçlanan zanlılar S.M.A.E. (25), I.E.G. (20) ve M.T. (42), yedi günlük ek tutukluluğun ardından bugün yeniden Lefkoşa Kaza Mahkemesi’ne çıkarıldı.

Mahkeme, “adam öldürme, kundaklama, binalardaki eşyaları ateşe verme ve ağır yaralama” suçlamalarıyla ilgili tutuklanan zanlıların, dört gün daha poliste tutuklu kalmasına emir verdi.

Lefkoşa Kaza Mahkemesi Yargıcı Nuray Necdet huzurunda görüşülen davada, İddia Makamı Başsavcılık adına Savcı Cansu Lefkonuklu ve zanlı avukatları Çağdaş Par, Ömer Güran ve Nazım Yoldaşlar hazır bulundu.

 – Tahkikat Memuru

 Meselenin Tahkikat Memuru Müfettiş Muavini Ömer Faruk Şengil, zanlıların “adam öldürme, kundaklama, binalardaki eşyaları ateşe verme ve ağır yaralama” suçlamalarıyla methaldar olduğunu ifade etti.

Tahkikat Memuru Şengil, zanlılar S.M.A.E. ve I.E.G’.nin Haspolat’ta zanlı M.T.’nin sahibi olduğu apartmanın içerisine muhtelif defa girdiklerini, saf alkolü apartmanın giriş kısmında, merdiven boşluğundaki eşyaların üzerine döküp ateşe vermek suretiyle konu binayı kundakladıkları belirtti.

Tahkikat Memuru Şengil, zanlıların yangın neticesinde, apartmanın 6 nolu dairesinde ikamet eden Derrick Bamfo Ampomah’ın (E-24) yaşamını yitirmesine, Jonathan Maukle Adjabeng’in (E-24) ise ağır şekilde yaralanmasına sebep olduklarını dile getirdi.

Meseleyle ilgili bağlantısı olduğu düşünülen zanlı M.T.’nin de tutuklandığını kaydeden Tahkikat Memuru Şengil, tüm zanlıların gönüllü ifade verdiğini kaydetti.

Maktul ile ilgili otopsi yapılarak tetkik için emareler alındığını kaydeden Tahkikat Memuru Şengil, Adjabeng’in tedavinin ise halen sürdüğünü aktardı.

1 Kasım’dan sonra 22 kişinin sorgulandığını, 10 kişiden ifade temin edildiğini ve beş kişiden ise ek ifade alındığını mahkemeye aktaran Tahkikat Memuru Şengil, tüm zanlıların Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne götürüldüğünü ve hastaneden çıkacak raporun beklendiğini ifade etti.

Tahkikat Memuru Şengil, zanlı M.T.’nin apartmanda kalan Afrika kökenli öğrencilerle husumeti olduğunun tespit edildiğini aktardı.

Boş arazide bulunan DVR Kayıt Cihazı’ndaki parmak izi ile cihazın söküldüğü yerde avuç içi izinin zanlı S.M.A.E. ile uyuştuğunu belirten Tahkikat Memuru Şengil, yangının meydana geldiği apartmanın damındaki izin terlik izi olduğunu ve iz bırakılan terliğin zanlı S.M.A.E.’nin evinde bulunduğunu kaydetti.

Zanlı S.M.A.E.’nin arabasını ve telefonunu sakladığını, zanlının iki adet eski pasaportunun bulunduğunu, güncel olan pasaportunun ise “ustasında” olduğunu belirtiğini kaydeden Tahkikat Memuru Şengil, evinden son çıkarken çantayla çıktığını ve söz konusu pasaportun çantada bulunduğunu dile getirdi.

Zanlı I.E.G.’nin gönüllü ifade vererek polise yardımcı olduğunu kaydeden Tahkikat Memuru Şengil, zanlı M.T’.nin ise tutuklandığı günden itibaren tahkikatın seyrine yanlış yön verme adına her türlü gayreti sarf ettiğini aktardı.

Zanlı M.T.’nin bir telefon sakladığını belirten Tahkikat Memuru Şengil, bunun, zanlı S.M.A.E. ile M.T.’nin olay saatinden önce yarım saat görüşme gerçekleştirdiği telefon olduğunu ifade etti.

Alınması gereken ifadelerin, incelenmesi gereken kamera görüntülerinin ve aranan bir emarenin olduğunu belirten Tahkikat Memuru Şengil, zanlıların dört gün daha poliste tutuklu kalmasını talep etti

 – Avukatlar dört günlük ek tutukluluğa itiraz etmedi

 Mahkemede söz alan zanlı avukatları, dört günlük ek tutukluluğa itiraz etmedi.

Mahkemede söz alan zanlı S.M.A.E., ile M.T.’nin  avukatı Çağdaş Par, tahkimat memuruna bazı sorular yöneltti, iddialarda bulundu.

Avukat Par’ın “Zanlı I.E.G’nin ifadesi diğer zanlıları etkiliyor mu?” sorusu üzerine Tahkikat Memuru Şengil, söz konusu sorunun tahkikatın içeriğini etkileyeceğini söyledi.

“Zanlı I.E.G.’nin söylediği şekilde mi çıktı yangın, bununla ilgili bulgu yaptınız mı?  Zanlı S.M.A.E.’nin yangından sonra binaya girip çıktığını görüntülerden tespit ettiniz mi? 1 Kasım’daki remand duruşmasıyla ilgili bir anomali yaşandı mı? Zanlı S.M.A.E.’nin hastanede nabzı düştü, serum aldı. Yemek vermediğiniz için hastaneye gitti.” şeklinde tahkikat memuruna sorular soran ve iddialarda bulunan Avukat Par, zanlı S.M.A.E’.ye eziyet edildiğini, baskı ve zor kullanıldığını öne sürdü.

Avukat Par, müvekkilinin ifadesinde suçlamaları kabul etmediğini belirtti.

Zanlı I.E.G.’nin avukatı Nazım Yoldaşlar da tahkikat memuruna hitaben, “Zanlı I.E.G.’nin yaktığına dair emare var mı? Zanlının suçu kabul ettiğine dair beyanı var mı? Kamera görüntüleri net mi, zanlıyı görüyor musunuz? Zanlıdan ifade nasıl aldınız?” diye sorular yöneltti.

Mahkemede söz alan zanlı M.T.’nin avukatı Ömer Güran da, zanlıyı söz konusu suça müdahil etmek için polisin elinde net bir şahadetin olmadığını savundu, Tahkikat Memuru Şengil de, “vardır” yanıtını verdi.

 “Mal sahibi olan zanlı M.T., kendi apartmanını neden yaksın? Apartman sigortalı değildir. Zanlı M.T, kiracılarla ilgili aralarında ihtilaf olduğu yönde polise şikayette bulundu mu?” şeklinde polise sorular yönelten Avukat Güran, saklanan bir telefonun söz konusu olmadığını ve zanlı M.T’yi konu suça bağlayıcı ve herhangi bir tespit edici şahadet bulunmadığını öne sürdü.

Huzurunda verilen şahadeti değerlendiren Yargıç, zanlıların dört gün daha tutuklu kalmasına emir verdi.

 (MK/ÖK)

 Haber: Mehmet Kara

 

 

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu