Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) milletvekili Sıla Usar İncirli, Cumhurbaşkanlığı bütçesi ve Cumhurbaşkanı Ersin Tatar‘ın yurtdışı seyahatlerini sosyal medya hesabından eleştirerek, bu seyahatlerin ülkeye katkısının sorgulanması gerektiğini ifade etti.
Usar İncirli, Cumhurbaşkanlığı bütçesinin oy çokluğuyla komiteden geçtiğini hatırlatarak, Kıbrıs Türk toplum liderinin yurt dışı seyahatlerinin önemine vurgu yaptı. Ancak bu seyahatlerin siyasi, ekonomik ve sosyo-kültürel anlamda ölçülebilir sonuçlarının açıklıkla paylaşılması gerektiğini belirtti.
İncirli “Sonuç ve kazanım elde edilmediği takdirde ziyaretleri diplomatik ilişki çerçevesinde değerlendirmek mümkün değildir, başka bir isimde anmak gerekir, masrafların da merkezi devlet bütçesinden değil başka şekilde karşılanması gerekecektir.”ifadelerini kullandı.
Usar İncirli’nin açıklaması şöyle:
Cumhurbaşkanlığı bütçesi oy çokluğu ile komitede kabul edildi.
Ülkemizin Cumhurbaşkanı halkın oyları ile seçilir ve Anayasa’da belirtilen görevlerinin yanı sıra Kıbrıs sorunu görüşmelerinde müzakerecilik, dış ilişkileri yürütme gibi görevleri de vardır. Kıbrıslıtürklerin toplum lideridir. Bu bağlamda yurt dışı seyahatleri ve ülkeler arası görüşmelerde yapılan çalışmaları, geçmiş yıllardan elde ettiğimiz tecrübeler ışığında çok önemsediğimizi, diplomasiye inanan bir gelenekten geldiğimizi baştan söyleyelim. Diplomasi, uluslararası siyasi ve hukuki iletişimdir, dış politikanın ana aracıdır. Özellikle ülkemizin içinde bulunduğu siyasi, ekonomik ve sosyal çıkmazların üstesinden gelebilmek için ülkeler arasındaki iletişimin, diplomasinin önemi büyük ve yaşamsaldır.
2024 yılında Cumhurbaşkanı Sn. Tatar’ın yurtdışı seyahatlerinin bir dökümünü yaptık. Buna göre ulaşabildiğimiz kadarıyla Sn. Tatar Ocak 2024-Kasım 2024 arasında toplam 25 kez yurtdışına çıkmış.
4 Ocak (Ankara), 17 Ocak (Trabzon), 12 Şubat (Kahramanmaraş, Gaziantep), 19 Şubat (Ankara), 29 Şubat (Antalya, Berlin), 16 Mart (İstanbul), 20 Mart (İstanbul), 3 Nisan (Washington, New York), 2 Mayıs (Gambiya), 21 Mayıs (Avustralya), 3 Haziran (İstanbul), 12 Haziran (Isparta), 27 Haziran (İngiltere), 4 Temmuz (Azerbaycan), 23 Temmuz (İstanbul), 20 Ağustos (Ankara), 27 Ağustos (İstanbul), 9 Eylül (İngiltere), 21 Eylül (New York), 8 Ekim (Ankara, Samsun, Trabzon), 14 Ekim (New York), 26 Ekim (İstanbul, Ankara), 4 Kasım (Kırgızistan), 7 Kasım (Samsun), 20 Kasım (Belçika).
Sn. Tatar’ın heyetleri ile birlikte gittiği, her defasında ortalama 3-4 gün süren (bir kısmı daha uzun) seyahatlerinin doğal olarak maliyetleri vardır. Öte yandan bu ziyaretlerin siyasi, ekonomik, sosyokültürel açıdan ülkemize olan kazanç ve faydalarının neler olduğunun açıklıkla konuşulması, ölçülebilen sonuçlarının paylaşılması halinde söz konusu seyahatlerin bir anlamı olacaktır. Sonuç ve kazanım elde edilmediği takdirde ziyaretleri diplomatik ilişki çerçevesinde değerlendirmek mümkün değildir, başka bir isimde anmak gerekir, masrafların da merkezi devlet bütçesinden değil başka şekilde karşılanması gerekecektir.