KıbrısManşet

Gürkut: “Kamu sağlığına pay yok, özel hastanelere sevk var”

Tıp-İş Başkanı Özlem Gürkut, Sağlık Bakanlığı’nın 2025 yılı bütçe tasarısına tepki göstererek, “Kamu sağlığına pay yok, özel hastanelere sevk var!” dedi.

Gürkut’un açıklaması şu şekilde:

Sağlık Bakanlığı 2024 bütçe ödeneği 6,930,687,000 TL olarak öngörülmüş ardından yapılan tadilatla 9,101,826,413,41 TL olarak gerçekleşmiştir. 2025 yılı bütçe tasarısında Sağlık Bakanlığı’na bir önceki yıla göre 3,757,894,586.50 TL artışla (%41 artış) toplam 12,859,721,000 TL pay ayrıldığı görülmektedir.

Bu oran 136 milyar 280 milyon TL olarak öngörülen genel bütçenin %9.4’üne tekabül etmekte olup gelişmiş ülkelerde sağlığa ayırılan payın oldukça altındadır. Bu payın, artan hasta başvuruları karşısında her geçen gün daha da yetersiz kalan sağlık sisteminin ihtiyacı olan gelişimi karşılamak şöyle dursun mevcudun devamını sağlayabileceği bile kuşkuludur.

Ancak sorun bundan ibaret de değildir. Sağlık Bakanlığı bütçesinin ayrıntılarına bakıldığında kamu sağlık merkezlerindeki altyapı (boş yatak, ameliyathane vb) cihaz veya hekim eksiklikleri nedeni ile sağlık kurulu kararı ile özel hastanelere yapılan sevklere ayrılan payda astronomik bir artış öngörüldüğü fark edilmektedir.

Şöyle ki 2024 yılında yurtdışında tedavi görenlere, yani yurtdışı anlaşmalı kurumlara sevk edilen hastalara ayrılan ödenek 190,000,000 TL (190 milyon TL) iken 2025 yılı için bu payın 500 milyon TL olarak planlandığı görülmektedir. Yurtiçinde tedavi görenlere, yani ülkemizdeki özel hastanelere yapılan sevklere ise 2024 yılında 330,004,139.05 TL (330 milyon TL) ayrılmışken 2025 yılı için bu payın 1,250,000,000 TL (1 milyar 250 milyon TL) olarak planlandığı görülmektedir.

Sağlık bütçesindeki %41’lik genel artışa karşılık sevklere %379 oranında (genel artışın 9 katından fazla) artış öngörülmüş olması 2025 yılı için hükümetin ve sağlık bakanlığının kamu sağlık hizmetleriyle ilgili niyetini ortaya koymaktadır.

Bu niyet halkın anayasal sağlık hakkı önünde engel teşkil edecek türdendir. Hükümetin kamu sağlık hizmetlerini geliştirmek, eksiklikleri tamamlamak ve yeni sağlık merkezleri açmak niyetinde olmadığı, bunun yerine hastalarımızı özel hastanelere sevk ederek kısıtlı sağlık kaynaklarını özele peşkeş çekmeye devam edeceği anlaşılmaktadır.
Sendikamız hükümeti ve Sağlık Bakanlığı’nı

-halkımızın hakkı ve ihtiyacı olan koruyucu sağlık hizmetlerinin ve rehabilite edici sağlık hizmetlerinin ivedilikle geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması gerektiği,

– uzun süreden beridir ihtiyaca cevap veremez hale gelen tedavi edici sağlık hizmetlerinin, güncel bilimsel veriler ışığında yeniden planlanarak altyapı, insan iş gücü ve cihaz/donanım bakımlarından acilen geliştirilmesi gerektiği konusunda bir defa daha uyarıyor.

Hükümet ve Sağlık Bakanlığı’nın sağlık alanındaki birincil görevi, kamu kaynaklarını halkın yararına kullanmak, hastalarımızın ihtiyacı olan sağlık hizmetlerini geliştirmek ve sunmaktır. Ülke sağlık politikalarının güçlü kamusal sağlık hizmetleri doğrultusunda yürütülmesi, sağlığın özelleştirilme veya kısıtlı kaynakların özele aktarılması planları ile zayıflatılması gibi tehlikelerden korunması gerekmektedir. Günümüzde görünen bir tehlike olan ve kamusal sağlığın geleceğini risk altına alan hekim göçünün önlenmesi amacı ile hekimlerin çalışma şartları iyileştirilmelidir.

Genel bütçeden sağlığa ayrılan payın artırılması, bu payın, halkımızın ihtiyacı ve en temel anayasal insan hakkı olan kamusal sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi, eksikliklerin giderilmesi doğrultusunda planlanarak erişilebilir, çağdaş ve adil bir sağlık sistemi oluşturulması gerekmektedir.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu