KıbrısManşet

Hasipoğlu: “Kurultay biter, meclis açılır ve 2027’ye kadar iktidarımız sürer”

UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Rum Dışişleri Bakanı Kombos’un “iki devletli çözümün devreye girmesi durumunda Kıbrıslı Türklerin AB haklarından mahrum bırakılacağı” söylemine cevap verdi.

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, Kıbrıslı Türklerin en temel hakları olan egemen eşitlik ve uluslararası eşit statü istediğini bunun da Avrupa Birliği’ne girmeye engel olmadığını dile getirdi.

Oğuzhan Hasipoğlu, KIBRIS TV ekranlarında yayınlanan Gün Ortası programında Elif ŞEN ÇATAL’a konuk oldu.

Hasipoğlu, Güney Kıbrıs Dışişleri Bakanı Konstantinos Kombos’un iki devletli çözüm yaklaşımının Kıbrıslı Türkler de dahil olmak üzere, herkes için yıkıcı sonuçları olacağını ve Kıbrıslı Türklerin otomatik olarak Avrupa Birliği (AB) vatandaşlığını kaybedecekleri söylemlerinin gerçeği yansıtmadığını, iki devletli bir çözümün olması durumunda mutlaka iki devlet içinde bir çözüm yolunun ortaya konulacağını ifade etti.

“İlk sorgulanacak olan Güney Kıbrıs’ın AB üyeliğidir”

İki devletli çözümün gerçekleşmesi durumunda ilk sorgulanacak olanın Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Avrupa Birliği’ne girişi olduğunu söyleyen Hasipoğlu, “Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Avrupa Birliği’ne girdi; Kıbrıslı Türklerle ilgili 10 numaralı protokol kabul edildi ve müktesebat askıya alındı.” dedi. Hasipoğlu, bu gerçekler ışığında iki devletli çözümün olması durumunda ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Avrupa Birliği’ne girişi ve ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’nin statüsünün yeniden sorgulanması gerektiğini dile getirdi.

“Kıbrıs Cumhuriyeti devam mı edecek?”

Hasipoğlu, “iki devletli bir çözümün olması durumunda eski Kıbrıs Cumhuriyeti devam mı edecek?” başlığının gündeme geleceğini öte yandan ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Avrupa Birliği’ne üyeliğinin nasıl gerçekleştiğinin de sorgulanacağını belirtti. 1960 Antlaşmalarına göre Türkiye ve Yunanistan’ın üye olmadığı hiçbir uluslararası topluluğa üye olunamaz düzenlemesini hatırlatan Hasipoğlu, eğer hukuki tartışma içerisine girilecekse tüm bunların da konuşulacağını ifade etti.

“Gerekli altyapı sağlanacaktır”

Öte yandan iki devletli çözümün hayata geçirilmesi noktasına gelindiğinde Avrupa Birliği çatısı altında çözümün de bulunacağına inanç belirten Hasipoğlu, “İki devletli bir çözüm olduğu anda iki tane devlet olacak. Kıbrıs Türk devleti ya da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti…  Adı her ne olursa olsun o dönemde günün sonunda hem siyasi hem de hukuki bir alt yapı yaratılacaktır.” şeklinde konuştu.

Avrupa Birliği’nin Türkiye’nin karşısına sürekli olarak bir engelle geldiğini ifade eden Hasipoğlu, bu ortaya konulan engellerden birinin de Kıbrıs sorunu olduğunu söyledi. Hasipoğlu, Kıbrıs’ta iki devletli çözümün gerçekleşmesinin Türkiye’nin, Avrupa Birliği sürecinde de Türkiye’ye bir kazanım sağlayacağı görüşünü ortaya koydu. Türkiye’nin anavatan olarak her zaman Kıbrıs Türk halkının çıkarlarını ön planda tuttuğunu vurgulayan Hasipoğlu, AB’nin Türkiye’ye koyduğu engellere bakıldığında objektif bir tutumdan uzak olduğunun da görüldüğünü savundu.

“Siyasi irade ile çözüm bulunabilir”

Öte yandan Kıbrıs’ta federasyon görüşmelerinin de yapıldığı dönemlerde AB’ye nasıl girileceği konunun altı başlıktan bir olduğunu hatırlatan Hasipoğlu, “Ve nasıl Kıbrıslı Türklerin ve Kıbrıslı Rumların,  Avrupa Birliği’ne entegre olacağı o süreçte de hep tartışılmıştı. Bu başlık altında o entegrasyonun nasıl olacağı formüle edilebilir. Yeter ki her iki tarafta da siyasi irade olsun.” dedi.

“Verilen sözler tutulmadı”

Oğuzhan Hasipoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

“21 Aralık 1963 Rum silahlı saldırılarıyla birlikte Kıbrıs Türkü kurucu ortağı olduğu Devlet’ten dışlandıktan sonra yaşananları doğru değerlendirmeden Kıbrıs konusunda bir uzlaşmayla sonuçlanmaz. Rum Devleti’ne dönüştürülen sözde Kıbrıs Cumhuriyeti hatalı bir şekilde tüm Kıbrıs adına AB’ye tam üye yapılırken bize bu üyeliğin Kıbrıs Türkleri’nin de yararına olacağı sözü verilmişti ama o sözler tutulmadı. Doğrudan Ticaret Tüzüğü geçirilmedi ve ambargo, izolasyonlar halen devam ediyor. Bir gün iki devletli çözüm olacaksa elbette o çözümün önemli bir kısmı da AB ile yeni devlet arasındaki ilişkiler olacak. Yok, eğer bir anlaşma olmayacak ve iki devlet ayrı ayrı yoluna devam edecekse oturup AB ile konuşacak ve bizi AB çatısı altında görmek isterler mi, istemezler mi anlayacağız. Biz isteyecekleri inancındayız.”

Hasipoğlu, “UBP, olarak biz tıpkı Anavatan Türkiye’nin iktidar ve muhalefet partilerinin Türkiye ve KKTC’yi AB içinde görmek yanlısı oldukları bunu parti programlarına koydukları gibi Kıbrıs Türkü’nün yerinin AB içinde olduğu görüşendeyiz.” ifadelerine yer verdi.

Kıbrıs Türklerinin kazanılmış hakları, egemen eşitliği, Rum Devleti ile eşit uluslararası statüsü olduğunu vurgulayan Hasipoğlu, “Anavatan Türkiye ile kurduğumuz özel bağlar, Türkiye’nin bize sağladığı can ve mal güvenlik, etkin ve fiili garantörlük devam etmesi, bizi sosyo-ekonomik anlamda koruyacak düzenlemelere AB’nin evet demesi halinde biz AB’de yerimizi alırız. Bu sadece bizim değil AB’nin de, Anavatan Türkiye’nin de, bizim de komşularımızın da yararınıza olur.” dedi.

“Kurultay biter, meclis açılır ve 2027’ye kadar iktidarımız sürer”

Oğuzhan Hasipoğlu, Ulusal Birlik Partisi’nin 21 Eylül’de gerçekleştirilecek olan kurultayı ile ilgili de mesajlar verdi. UBP’li olmayan kişilerin yorumlar ve eleştirilerde bulunmasına dikkat çekerek, “UBP’li olmayanlardan beklentim, aile içi yarışa parti içi konuları siyaseten lehlerine çevirmeye çalışmasınlar. Zira günü geldiğinde kendilerinin de kurultayları olacaktır.” ifadelerine yer verdi.

Genel Sekreter, UBP üyelerinin her şeyin farkında olduğuna vurgu yaptığı konuşmasında, “Üyelerimiz neyin ne olduğunun farkındadır. Kim ne açıklama yaparsa yapsın, herkes iradesini sandığa yansıtacaktır.” dedi.

Kıbrıs Gazetesi’nden Elif ŞEN ÇATAL

Haberin devamı…https://kibrisgazetesi.com/hasipoglu-guneyin-ab-uyeligi-sorgulanir/

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu