Kıbrıs

Uluçam: Üretici, Enflasyonla Mücadele ve Emek Mücadelesi İçin Eylemde”

Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Başkanı Erkut Uluçam, hayvancılık sektöründe üretici desteğinin önemi ve iklim değişikliğinin etkileri hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.

Uluçam, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, üreticilerin eylemlerinin amacının daha fazla kazanç sağlamak değil, enflasyon karşısında ayakta kalabilmek ve emeklerinin değerini anlatmak olduğunu vurguladı. Uluçam, “Üretici eyleme geldiği zaman daha fazla para kazanabilme gayesi ile gelmemektedir. İşletmesinin ve ailesinin enflasyon karşısında mücadelesini sürdürmek ve kendi el emeğinin, kendisi dışında belirlendiği bir sistemde kendini anlatmak için gelmektedir” ifadelerini kullandı.

Uluçam açıklamasında , tarım ve hayvancılık sektörünün karşı karşıya olduğu zorluklara dikkat çekti ve devlet desteğinin önemini vurguladı.

Uluçam’ın açıklaması şöyle:

Tarımsal üretimin ana unsuru ülkenin gıda güvencesini sağlamaktır. Bu gıdayı (bitkisel ve hayvansal) ortaya koyan üreticinin ise esas hedefi ailesini geçindirmektir. Devletler ise halkına bu gıdayı sağlayan üreticiyi korumak ve ayakta tutmak için destek vermek zorundadır. Dünya ülkelerinde tarımsal üretime ve üreticisine destek sağlamayan ülke yoktur.
Dünyada son yıllarda etkisini daha da artıran iklim değişikliğinin sonucu olarak ülkemiz de olumsuz etkilemektedir. Ülkemizde yaşanan kuraklıklar neticesinde özellikle hayvancılık yapan üreticiler olumsuz etkilenmekte ve girdi maliyetleri her geçen gün daha da artmaktadır. Hayvancılık yapan üreticilerde, maliyetler içerisinde en yüksek paya sahip olan %70 oranla yemdir (kaba ve kesif yem olarak). Bir hayvan üreticisi, çok iyi yağışlı bir senede bir yılda ihtiyacı olan kaba yemin % 100’lük kısmını üretebilirse girdi maliyetleri orantılı olarak azalmaktadır. Buna göre hayvancılık işletmelerinin maliyetleri o yılın tarımsal açıdan yağışlı olup olmaması ile ilgilidir. Yem üretiminde ülke kaynakları yetersiz kalırsa dışa bağımlılık artar. Artan bu bağımlılıkla birlikte, TL karşısında döviz artışı ve dövizin de hammadde ve navlun giderleri bazında artış göstermesi sonucu olarak üretim tehdit altına girmektedir.
Üreticilerin ailesinin geçimini de sağlayabilecek bir büyüklüğe ve kapasiteye ulaşması işletmelerin sürdürülebilirliğini sağlamaktadır. Mevcut hayvancılık işletmelerinin devamlılığı için ülkedeki tüm faktör ve koşulların değerlendirilip sadece üretim ve işletme yaşam payı olarak değil aile yaşam payları da hesaplanarak değerlendirme yapılmalıdır. Tüm hayvancılık yapan aileler sosyal hayatlarını üretimin devamının sağlanabilmesi ve buna bağlı olarak aile geçimini sağlamak gayesi ile 7 gün çalışmaktadır. Hayvancılık işletmelerinde ihtiyaç duyulan sağımhane binası, ambar, altyapı, alet, ekipman ve traktör sürdürülebilir bir kapasite oluşturmak için olmazsa olmazdır. Bu gibi yatırımlar, dünyadaki tüm devletler tarafından en az %50 finasman desteği ile desteklenmektedir.
Tarımsal üretimin, varoluş açısından önemi toprak sahipliğidir. Üretim yoksa toprak sahipliği de yok olacaktır. Ülkede her geçen gün azalan toprak sahipliği nedeni ile de üretim tehdit altındadır. Üretici eyleme geldiği zaman daha fazla para kazanabilme gayesi ile gelmemektedir. İşletmesinin ve ailesinin enflasyon karşısında mücadelesini sürdürmek ve kendi el emeğinin, kendisi dışında belirlendiği bir sistemde kendini anlatmak için gelmektedir.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu